Перевод: с русского на турецкий

с турецкого на русский

yer değiştirmek

  • 1 перемещаться

    несов.; сов. - перемести́ться

    Русско-турецкий словарь > перемещаться

  • 2 передвигаться

    несов.; сов. - передви́нуться

    цикло́н передвига́ется на юг — siklon güneye doğru yer değiştiriyor

    2) тк. несов. dolaşmak; yürümek

    передвига́ться на маши́не — arabayla gitmek

    передвига́ться ползко́м — sürünerek ilerlemek

    свобо́дно передвига́ться по стране́ — ülkede serbest dolaşmak

    больно́й е́ле передвига́лся — hasta zarzor yürüyebiliyordu

    Русско-турецкий словарь > передвигаться

  • 3 смещаться

    несов.; сов. - смести́ться
    yer(ini) değiştirmek, yerinden oynamak; kaymak

    цикло́н смеща́ется на за́пад — siklon batıya kayıyor

    ••

    центр борьбы́ смеща́лся в други́е стра́ны — savaşımın merkezi başka ülkelere doğru kaymaktaydı

    Русско-турецкий словарь > смещаться

См. также в других словарях:

  • yer değiştirmek — bulunduğu yerden bir başka yere geçmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yer — is., gök b. 1) Dünya 2) Bir şeyin, bir kimsenin kapladığı veya kaplayabileceği boşluk, mahal, mekân İzinsiz bir yere gitmek ne haddime? M. Ş. Esendal 3) Gezinilen, ayakla basılan taban Ayıp bir şey gördü mü kulaklarına kadar kızarıyor, gözünü… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hava değiştirmek — iklimi değişik bir yere gidip bir süre oturmak Hekimleri Seniha ya biraz yer ve hava değiştirmeyi, biraz kırlarda ve denizlerde gezip eğlenmeyi tavsiye ettiler. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kımızdamak — yer değiştirmek …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • kaymak — 1. is., ğı 1) Sütün veya yoğurdun yüzünde zar durumunda toplanan, açık sarı renkli, koyu yağlı katman 2) Sütü yayvan kaplar içinde ve hafif ateşte tutarak elde edilen koyu, yağlı öz 3) Yağmur ve selden sonra toprağın üzerinde kalan özlü tabaka 4) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dolaşmak — nsz 1) Gezmek, gezinmek Belki otuz defa belki kırk defa, otelin merdivenlerini inip çıkıyor, her yeri dolaşıyor. M. Ş. Esendal 2) Doğru gitmeyip yolu uzatmak Bu yoldan giderseniz çok dolaşırsınız. 3) Dönüp başka bir yönden gelmek Dolaş da arka… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • havalanmak — nsz 1) Temiz hava alması sağlanmak, havası değiştirilmek Oda her gün havalanmalı. 2) Yerden ayrılıp göğe uçmak Kuş biraz havalanıp başka bir kayaya kadar güçlükle, zorlukla uçtu. S. F. Abasıyanık 3) Bir şey hava akımıyla yer değiştirmek 4) mec.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yürümek — nsz 1) Adım atarak ilerlemek, gitmek Kafası yerde, kamburunu çıkarmış, yürüyordu. H. Taner 2) e Karada veya suda, herhangi bir yöne doğru sürekli olarak yer değiştirmek Buz dağları güneye yürümüş. 3) Çocuk ayakları üzerinde gezecek duruma gelmek… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • becayiş etmek — değişik yerdeki görevliler, karşılıklı yer değiştirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • intikal etmek — 1) yer değiştirmek Sonra bahis yine sempati meselesine intikal etti. H. C. Yalçın 2) anlamak, kavramak 3) miras olarak babadan çocuğa kalmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yıldız akmak (veya kaymak veya uçmak) — yıldız gökyüzünde hızla yer değiştirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»